İnternet sansürüne orta yol önerisi

Yok efendim bazı odaklarmış, yok bilmem neymiş… Ne zaman bir eylem yapılsa, hemen kurulabilecek en geniş anlamlı cümle kuruluyor, “Bazı odaklar yaptırdı bu eylemi.” diyor. Bu odaklar da nasıl odaklarsa artık, her eylemde halkın farklı seviyelerinden farklı insanları (Tekel işçileri, üniversitesine gelenleri protesto eden üniversiteliler, sınavları yandığı için sinirlenmiş liseliler, internete giren herhangi 50 bin kişi vesaire) tutabiliyorlar. Ne zaman iktidar karşıtı bir hamle yapılıyor, hemmen “bazı odaklardan” bahsediliyor.

Neyse, bu yazıda bunu tartışmayacağım. Bu yazıda inşallah aklı başında olan herkesi memnun edecek bir çözüm önerisi yazmaya çalışacağım.

Elimizdeki veriler, var olan hatalar

  • 22 Ağustos 2011’de çıkacak olan yasa, şu meşhur (ve dünyada epey dalga konusu olan) Çinternet Seddi‘nin bir benzerinin kurulmasına sebep olacak.
  • Yasa yürürlüğe girdiğinde seçmek zorunda kalacağımız paketlerden biri olan Standart Paket, şu anki yanlış uygulamaların aynen devamını sağlayacak… bir farkla: Yasa yürürlüğe girdikten sonra servis sağlayıcılar (TTnet, Superonline, Turkcell, Vodafone vs.) ve Türk Telekom, şu anda kullanabildiğimiz engel aşma yöntemlerini (DNS değiştirme, “hosts” dosyası düzenleme vs.) de engellemek zorunda bırakılacak, aksi takdirde “ihmalde bulunan” kuruma ceza yağacak.
  • Artık “port”lar da engellenebilecek. Örneğin MSN görüşmelerinden birinde yapılan bir yasadışı faaliyet sonrası, mahkeme kararıyla ülkedeki tüm MSN konuşmaları engellenebilecek. (Cidden.)
  • Yasadaki (ve bağlantılı yasalardaki) ucu açık ifadeler sebebiyle, yasanın uygulanmasında istendiği gibi keyfi davranılabilecek. Örneğin yasada tanımlanmamış “müstehcen” kelimesi sağ olsun, “müstehcen” bulunan her site engelletilebilecek. (Bu ülkede, kadının gözleri hariç herhangi bir yerinin açılmasını müstehcen bulan ilginç insanların varlığını düşünürsek, benim sitenin engellenmesi de olası.)
  • Üstelik artık Bilişim Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), siteleri engellemek için mahkeme kararına ihtiyaç duymayacak. (Benim siteden rahatsız olanların forsunu düşünürsek, benim site çok büyük ihtimalle engellenecek :).)
  • Standart paketin yanında üç filtre paketi daha olacak: Çocuk Profili, Aile Profili ve Yurt İçi İnternet Profili. Bu paketler seçildiğinde daha garip bir sorun ortaya çıkıyor. Örneğin “çocuk profili”ni seçen bir ebeveyn, o pakete kendi de dahil olacak. Olur da çocuğunu korumaya çalıştığı sitelerden birine girmeye kalkarsa (vay edepsiz vay), görecek ki o site kendine de engelli.
  • (Buraya eklenmesi gerektiğini düşündüğünüz maddeler varsa lütfen yorum yazarak bana anlatın.)

Orta yol önerisi

  • Keyfiyetin ortadan kalkması için, BTK’ya engelleme yetkisini hiç değilse mahkemeler versin -şimdi olduğu gibi. (SosyalMedya.CO’daki makaleye göre, BTK’ye yetki veren belirli bir kişi veya kuruluş yok.)
  • Engellenen sitelerin açıklanmaması durumu mantıklı değil, bu kaldırılsın. Biraz bilginin kimseye zararı dokunmaz.
  • Aslında BTK’nın bu işe karışmasına hiç gerek yok; gereksiz yere bürokratik engeller artmış olacak, site engellemek de, site engeli kaldırmak da uzayacak. Mahkeme kararları direkt olarak servis sağlayıcılara gönderilirse, servis sağlayıcıların bunları uygulamama gibi bir seçeneği yine olamaz. BTK sadece bu mahkeme kararlarının uygulanmasındaki yanlışları denetlerse hem “yasakçı kurum” imajından sıyrılır, hem bürokratik işlemler azalır, hem de BTK’nın yükü hafifler.
  • En önemlisi: Yürürlüğe girecek olan yasada belirlenen dört filtre profiline, bir paket daha eklensin: Özgür Profil. Bu pakette BTK’nın belirlediği hiçbir engelli site olmasın. Sıfır engel, tam özgürlük.
  • Yürürlüğe girdiğinde herkesin otomatik olarak katılacağı ve yeni internet aboneleri için varsayılan olarak seçilecek paket yine Standart Profil olsun. İsteyen abone, Özgür Profil’e geçiş yapsın.
  • Servis sağlayıcılar, abonelerine yine internet arayüzüyle belirleyebilecekleri bir “engelleme listesi” oluşturma olanağı sağlasınlar. Endişeli baba, engellemek istediği internet sitelerini ayrıca bu arayüz ile girebilsin.
  • Abonenin, önceki maddede bahsettiğim “engelleme listesi” içerisindeki sitelerden birine girebilmesi için, aynı arayüzde abonenin belirleyebileceği bir şifre lazım olsun. Digiturk’te erotik kanallara girebilmek için aile babasının ayarlardan bir şifre oluşturması ve ailedeki çocukların o şifreyi bilmeden girememesi gibi olsun.
  • (Buraya eklenmesi gerektiğini düşündüğünüz maddeler varsa lütfen yorum yazarak bana anlatın.)

Orta yoldaki hatalar

  • Sansür uygulaması hala devam ediyor olacak ve filtre paketi seçmeyi bilmeyen kesim, Özgür Profil’den mahrum kalacak.
  • Haksız yere engellenen siteler, diğer filtre paketleri dahilinde erişilemeyeceği için o haksızlık katlanmaya devam edecek.
  • Yasayla kolaylaşacak “fişleme” işi hala yerinde duruyor olacak. Gerçi referandumda “özel hayatın gizliliği” ile ilgili bir madde eklendi ama, son zamanlarda da görüyoruz, özel değil artık o, genel oldu geneel, geneeel.
  • Önceki maddeyi yazarken sinirim bozuldu, gülmeye başladım ve duramıyorum. Bozuldu, gitti ciddiyet.
  • (Buraya eklenmesi gerektiğini düşündüğünüz maddeler varsa lütfen yorum yazarak bana anlatın.)

Önerim budur. Bu şekilde hem sansür karşıtı olan bizler (bir nebze) memnun olabiliriz, hem de yasakların gerçekten de etkili olacağını uman yasakçı kesim memnun olabilir.

Yazının içerisinde birkaç defa belirttim ama yine yazayım: Eklemek istedikleriniz varsa, yorumlarınızı esirgemeyin. Yazıyı beraber güncelleyelim, tam bir orta yol bulmaya çalışalım.

Barış Ünver
22 Mayıs 2011

Yazıyı beğendiniz mi? Beğendiyseniz, yeni yazılardan epostayla haberdar olmak için Beyn'in eposta abonesi olabilirsiniz.

Yorumlar kapalı.