Aşk vardır

Son zamanlarda; kadın, erkek, genç, yaşlı, küçük, büyük, ihtiyar, kızlar, delikanlılar ve sevimli çocukların bile “aşk” konusundaki yorumları birbirine benzemeye başladı: Aşk diye bir şey yokmuş, aşka inanmamak gerekiyormuş, aşk bir yanılsamaymış falan… Bu yazıda, yaratılan bu algının bir “koruma kalkanından” ibaret olduğunu anlatacağım.

Barış’la barışmak

Bu yazıda özgün bir görüş belirtmeyeceğim, farklı bir bakış açısı okumayacaksınız. Bu yazıda, herkesin bildiği bir gerçeği benim hala kabullenememiş olduğumu düşündüğüm için kendime yönelttiğim eleştirileri okuyacaksınız. Kaldı ki bu özeleştiri yazısıyla bile, herkesin bildiği bu gerçeğe hala karşı çıkmış olacağım. Beğenirseniz, hatta kendinizden de bir şeyler bulursanız, yorumlarınızı esirgemeyin.

Sinirlenmekte sapına kadar haklı olduğum şeyler

Geçen gün yazdığım yazı, beklediğim ilgiyi görmedi. Düşündüm, insanların açık açık hak verdiği, başkalarının da gıcık olduğu şeylere sinirlenmemem gerektiği halde sinirlenmemin, yorumlanası bir konu olmadığına karar verdim. Şimdi yazacağım yazıda ise cidden sinirime dokunan ve bu konuda kendimi “Buna sinirlenmemeliyim.” diye ikna edemediğim şeylerden bahsedeceğim.

Yok yere sinirlendiğim şeyler

Sinirlendiğim bazı olaylar, bazı durumlar var ki, sinirlendiğim sırada sinirlenmemin saçmalığını fark ediyorum. Sizler bu durumlara sinirlenmemi ayıplayın, yadırgayın diye bunları Beyn’e yazmaya karar verdim. Belki böyle tepki gördükten sonra akıllanırım, adam olurum! :)

Zengin olmanın en kolay yolu

Bu yazıyı okumadan önce, tam 3 bardak su içmenizi rica ediyorum. Gerçekten. İçtikten sonra yazıya devam ederseniz, yazıda anlatacağım zengin olma yönteminin mantığını UYGULAMALI OLARAK öğreneceksiniz. Tıklayın, hemen şimdi zengin olma şansını yakalayın! Cidden!