Hani şu “İrticayla Mücadele Eylem Planı” olayı var ya gündemde – hani benim hakkında (bir alıntı haricinde) bir tane bile yazı yazmadığım… İşte o konuda geçen gün bir gazeteci (Kutlu Esendemir) çok önemli bir şey keşfetmiş. Öyle ki; bu bulgu, insanların olaya bakış açısını tamamen değiştirebilir. Benim değiştirdi ve zaten bu konu hakkında -nihayet- bir yazı yazmamın sebebi de bu.
Ahmet Hakan bunu köşesinde paylaştığında haberim oldu; meğer geçen gün HaberTürk bunu manşetten vermiş. Acayip hoşuma gitti ve yazıyı okurken aklıma yazacağım bu yazının başlığı geldi hemen. Yazının en açıklayıcı kısmını sunayım önce:
(…)
Hani son aylarda adını en fazla işittiğimiz bir “albay” var ya…
Hani “ıslak imza” deyince akla, hemen onun adı gelir…
Evet, işte o Dursun Çiçek adlı albayın oğlunu bulmuş Kutlu…
Çocuk tam bir “ikinci cumhuriyetçi”…
Küçük Mehmet Altan… Küçük Etyen Mahçupyan…
Henüz serpilmemiş ve yolunu tam bulamamış bir Taraf yazarı…
Genç Siviller Örgütü’nün kurucularından…
Radikal İki okuyor mu bilmiyorum ama Sabancı Üniversitesi’nden mezun olduğunu biliyorum…
Murat Belge hayranı olduğuna adım gibi eminim. Sanırım Ahmet Altan’a da “yoldaş” diyordur…
Adı: Deniz… Soyadı: Çiçek…
Kendisi sonuna kadar “özgürlükçü”… Sonuna kadar “antimilitarist”.
Ama babası “darbe planı yapmak” ile suçlanıyor…
(…)
(Yazının tamamını buradan okuyabilirsiniz. Kutlu Esendemir‘in HaberTürk‘teki haberini maalesef bulamadım.)
İşin özeti; darbecilikle suçlanan Albay Dursun Çiçek‘in oğlu Deniz Çiçek, logosunu Converse olarak seçen (Postala karşı olsun diye Converse ayakkabıyı seçmiş bu komik gençler.), sözde darbe karşıtı, özde ordu düşmanı bir organizasyonun kurucularından.
Bu ayrıntıların keşfi üzerine Taraf‘tan çıkacak sesleri çok merak ediyorum. Acaba Mehmet Baransu “Bu Genç Siviller denen darbe karşıtı örgütü de ordu kurmuş, darbe karşıtları aklı havada gençler olarak gösterilmek istenmiş!” diye bir iddia ortaya atar mı, Rasim Ozan Kütahyalı çıkıp “Dursun Çiçek‘i destekliyorum!” diyerek ilgi çekmeye çalışır mı veya Ahmet Altan‘ın bir sonraki yazısı “Ben bu gazeteyi bırakıyorum kardeşim; Miami‘de bir sahil kasabasına yerleşmeye karar verdim.” şeklinde olur mu diye düşünüyorum, yüzümde aptalca bir sırıtmayla. Ama Taraf gazetesi bu ayrıntı karşısında taraf olmamayı seçip susarlar gibi geliyor bana. Haklı çıkarsam haklılığımın zevkini yaşayacağım, yanılırsam da Taraf‘ın bu durumdan da kendine pay çıkarabilmek için çırpınmasını hep beraber okuyup eğleneceğiz sanırım.
Ne heyecanlı ülke gündemlerimiz var be!
Düzeltme ve ek: Olay hakkındaki yeni gelişmeler sebebiyle, bu yazının da bir kısmını tekzip eden ikinci bir yazı yazdım. “Deniz Çiçek de Ergenekoncu çıkacak” başlıklı yazıma buradan ulaşabilirsiniz. (18 Kasım 2009, 02.02)
Yorumlar kapalı.