2024 yılı planlarım: Şubat ayı raporu

Aralık ayında 2024 yılı planlarımı yazmıştım, okumadıysanız buradan okuyabilirsiniz. (Geçen ayın raporunu da buradan okuyabilirsiniz.) Bu yazıda, şubat ayı performansımı değerlendireceğim. Daha çok yazma hedefim Bu ay yazma tarafında çok bereketsiz geçti maalesef. Önümüzdeki ay Beyn’de yazdığım yazıları Twitter’da yeniden yayınlamaya devam edeceğim, üzerine Substack’te ve (yeni fikir) LinkedIn’de de yayınlayacağım. Daha çok kodlama hedefim Bu …

Tamamını Oku

Reşit paltoma veda

Yıl 2005. Lise sona girmişim, önümüz kış. Babamla Ergun amcanın yerine gidiyoruz, bir kaşe palto alıp çıkıyoruz. Palto bana “merhaba” diyor. Yıl 2006. Lise bitiyor, Ankara’ya geliyorum. Ankara’nın soğuğundan beni o palto koruyor. (Yine de çok zor alıştım Ankara’nın kuru, keskin soğuğuna). Paltomu çok seviyorum, o da beni çok seviyor. Abi kardeş gibiyiz. “Abi” diyor …

Tamamını Oku

6 Şubat’ı unutmayacağım.

6 Şubat’ta bizi mahveden depremi, hayatını kaybeden on binlerce vatandaşımızı unutmayacağım. 6 Şubat depreminden sonra vatanına, vatandaşına hizmet etmek için yardıma koşan, koşamayıp bağış yapanları, bağış toplayanları unutmayacağım. 6 Şubat depreminden sonra yapılan yardımları engellemeye çalışanları, yardım etmek isteyenleri siyasi görüşüne, belediyesine göre durduranları, bağış toplayanların banka hesaplarına el koyanları ve el konan paraları kendi …

Tamamını Oku

Oyundaki karakterin sen değilsin

Bir bilgisayar oyununda veya spor müsabakasında oynarken, bize karşı oynayanların aslında “bize” değil de, “oynadığımız karaktere” karşı hamleler yaptığını düşünürüz ve kişisel olarak algılamayız. Bilgisayar oyununda bize saldıran canavara kızmayız, basketbol oynarken bizden top çalan rakibimize gücenmeyiz. Bunu gerçek hayatta yapmak mümkün olabilir mi? Çevremde (nadiren de olsa) kendisine yapılanlara gücenmeyen, çatışmaları rahat tavırlarla yatıştırabilen/çözebilen …

Tamamını Oku

Mağduriyetin konforu

Başarısızlık, yoksulluk, haksızlığa uğramak kötüdür. Bunlardan doğan mağduriyete odaklanmak daha kötüdür. Kabul ettiğini yaşarsın. Başarısızlığı, yoksulluğu, haksızlığa uğramayı, bunlardan doğan mağduriyeti kabullenirsen öyle yaşamaya alışırsın. Bu şekilde yaşamak (belki ters gelecek ama) konforludur. Evet, mutsuz olduğun bir şey de konforlu olabilir. Değişim hemen her zaman konfor alanının dışındadır. Konfor alanının dışına çıkmak, rahatsızlık ve cesaret …

Tamamını Oku