- 20 Ağustos 2010 tarihinde bir yazı yazdım.
- 24 Ağustos 2010 tarihinde bu yazı için bir soruşturma açılmış. (Dava dosyasında gördüğüm bir ayrıntı: Yazımın, delil olarak dosyaya eklenen çıktısının sayfalarında, “AK Parti Halkla İlişkiler Bürosu” anteti vardı.)
- 12 Ekim 2010 tarihinde Ankara Emniyet Müdürlüğü‘nden aradılar; soruşturma için ifade vermem gerektiğini söylediler.
- 18 Ekim 2010’da Ankara Emniyet Müdürlüğü‘nde, avukatımla beraber ifademi verdim.
- 01 Aralık 2010 tarihinde dava açıldı.
- 21 Nisan 2011 tarihinde, Ankara 3. Sulh Ceza Mahkemesi‘nde ilk duruşmama girdim. Kekeleyerek sözlü bir savunma yaptım. Hakim de yazıdaki cümlelerin hakaret olup olmadığına karar vermek için bir bilirkişi raporu istedi.
- Bilirkişi raporu yanlış hatırlamıyorsam 2011’in mayıs ya da haziran aylarında geldi.
- 27 Eylül 2011 tarihinde, Ankara 3. Sulh Ceza Mahkemesi‘nde ikinci duruşmama girdim. Bu sefer hiç konuşmadım, ikinci duruşmam için hazırladığım yazılı savunmamı verdim. Bir kez daha ertelendi.
- 14 Şubat 2012 tarihinde, yine Ankara 3. Sulh Ceza Mahkemesi‘nde üçüncü duruşmama girdim. Bu sefer duruşma kısa sürdü: Hakim “son sözümü” sordu (Bir davanın kararı açıklanmadan önce sanığa “son sözü” sorulurmuş.); yazılı savunmamı verecektim ama karar açıklanacak diye o yazılı savunmanın özetinin özetinin özeti niteliğinde bir sözlü savunma yaptım. Hakim de “suç unsuru oluşmadığı için” beraatime karar verdi.
Bütün davanın, duruşmaların özeti budur. Önümüzdeki haftalarda bu davayla ilgili başka yazılar da yazacağım ama önceden bir özet geçeyim istedim. Takipte kalın :).