Oy verdiğin parti bil bakalım neden yükselmiyor?

Parasını ödediğimiz GSM operatörü evimizin içinde çekmediğinde, operatörden şikâyet etmeye hakkımız var. Formasını aldığımız takım başarısız olunca, tuttuğumuz takımdan şikâyet etmeye hakkımız var. Peki, oy verdiğimiz parti seçimlerde istediğimiz başarıyı sağlayamadığında şikâyet etmeye hakkımız var mı?

Var. Eğer o partiye verdiğimiz somut ve önemli bir destek varsa, şikâyet etmeye de hakkımız var. Ama sadece oy verip (belki biraz da destek tweet’i atıp) o partinin başarılı olmasını bekleyemeyiz. Çünkü bu, siyasi partilerin birer sivil toplum kuruluşu olduğu gerçeğiyle çelişir.

Not: Siyasi Partiler Kanunu‘nun 11. maddesine göre siyasi parti üyesi olamayanlar üzerine alınmasın… ama yine de okusun. Hatta Beyn’e abone olsun.

Başarılı siyasi partilerin gücü nereden geliyor?

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin bin yıllık başarısının ardında ne yatıyor? Milliyetçi Hareket Partisi’nin (en akıllı kesiminin İYİ Parti’yi kurmasına rağmen) hâlâ batmaması ve hattâ AKP politikalarında muazzam bir etkisi olmasının ardında ne yatıyor? Cumhuriyet Halk Partisi neden hep aynı seviyede olmasına rağmen Türkiye’nin en eski ve köklü partileri arasında yer alıyor? Doğu Perinçek neden var?

Hepsinin yanıtı aynı: TEŞKİLATLANMA. Organize olma. Örgütlü çalışma. Adına ne derseniz deyin, bu siyasi partilerin üyeleri birlikte çalışıyor, birlikte yükseliyor, birlikte düşüyor.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın verilerine göre (kaynak) 10 binin üzerinde üyesi olan siyasi partilerin üye sayıları 1 Nisan 2021 itibarıyla şöyle:

  1. AKP: 10 milyon 984 bin 312
  2. CHP: 1 milyon 257 bin 110
  3. MHP: 479 bin 197
  4. Demokrat Parti: 410 bin 898
  5. İYİ Parti: 368 bin 344
  6. Saadet Partisi: 211 bin 823
  7. Yeniden Refah Partisi: 120 bin 736
  8. Muhafazakâr Yükseliş Partisi: 71 bin 324
  9. HDP: 40 bin 528
  10. Genç Parti: 35 bin 515
  11. Büyük Birlik Partisi: 34 bin 263
  12. Demokratik Sol Parti: 31 bin 515
  13. DEVA Partisi: 30 bin 88
  14. Gelecek Partisi: 27 bin 211
  15. Anavatan Partisi: 18 bin 948
  16. Vatan Partisi: 18 bin 91

AKP, tarihimizin en çok üyesi olan siyasi partisi olmasının yanında, yanlış bilmiyorsam tarihimizin en çok üyesi olan sivil toplum kuruluşu konumunda. Ülke nüfusunun %13’ünden fazlası Adalet ve Kalkınma Partisi’ne üye. YÜZDE ON ÜÇ DİYORUM. Hadi 2 buçuk milyonu sahte (pardon, sehven) üye yapılmış diyelim; yine de sokaktan rastgele seçeceğiniz 10 insandan 1’i AKP üyesi.

Gel de çıldırma. Bu millet adam olmaz. Muhalif partiler çalışmıyor… E, niye çalışmıyor? Ya, ciddi ciddi hâlâ görmüyor musun kendi partinin neden çalışmadığını?

Siyasi partiler insanla çalışır

Yazının ana fikrini çat diye yazacağım: Siyasi partiler sivil toplum kuruluşlarıdır ve senin, benim gibi insanlardan oluşur; bir partinin çalışmamasından şikâyet etmeye hakkının olması için önce senin o parti için çalışman gerekir. İstediğin kadar sızlan kardeşim, gerçek bu.

AKP’nin her üyesi canla başla çalışıyor mu? Asla. Tahmin ediyorum, en ateşli savunucuları olan partilerin bile üyelerinin %1’i aktif olarak partisi için çalışıyordur. Ama bu oran bütün partiler için geçerliyse, bu sefer CHP’ye aktif olarak destek veren 125 bin kişi varken AKP’de bu sayı 1 milyonu geçiyor, İYİ Parti’nin aktif üye sayısı 37 binde kalıyor.

Ülkeyi yönetmeye talip olan her parti, aktif üye sayısını artırmakla yükümlüdür. Ve her ne kadar kulağa garip gelse de 100 bin üyesi olan bir parti, 1000 aktif üyenin yanına 1000 aktif üye daha koymak istiyorsa bunu var olan üyelerini ateşleyerek değil, 100 bin üye daha toplayarak yapabilir.

Partime nasıl destek olabilirim?

“Parti üyesi ol, partine destek ol” deyince insanın aklına ister istemez afiş asmak, kapı kapı dolaşmak geliyor ve pek de çekici olmayan bu işler yüzünden insanlar oy verdiği partiye üye olmaktan cayıyor. Hâlbuki durum böyle değil. Sadece aklıma gelenleri yazsam bile iyi bir liste çıkıyor:

  • Fikirleri paylaşmak
  • Uzmanı olunan konuda raporlar hazırlamak
  • Çalışılan veya okunan yerde partinin imajına katkıda bulunmak
  • Parti adına etkinliklere katılmak
  • Kitap kulübü etkinliği düzenlemek
  • Sanat etkinlikleri düzenlemek
  • Kapı kapı dolaşarak o bölgede partinin algısını ölçmek
  • Muhtaçlara destek kampanyaları düzenlemek
  • Barışçıl, demokratik ve fayda amacı güden eylemler yapmak
  • Yazılar yazmak, çeviriler yapmak
  • Parti içi münazaralar düzenlemek
  • Partinin çalışma şeklini geliştirecek projeler geliştirmek
  • Partinin amaçlarını ve faaliyetlerini tanıtmak

10 dakikada aklıma bu kadar örnek geldi. Partimde benden daha akıllı insanlarla otursam, bin tane daha çıkar. Ama hepsinde amaç aynı: Partinin imajını iyileştirip halk nezdindeki algısının yükselmesine katkıda bulunmak ve partinin gerçekten de ülkeyi yönetebilecek bir seviyeye gelmesine yardımcı olmak.

Zorunda mıyım?

Eskiden benim de düşündüğüm bir soruydu bu: Bir partiye oy veriyorum diye, o partiye aktif olarak destek olmak zorunda mıyım?

Cevabı biraz rahatsız edici olsa da, gerçeklerden kaçamıyoruz:

  1. Eğer sen kendi partine destek vermezsen, kendi partisine destek verenlerin ülkeyi yönetmesine izin verirsin.
  2. Eğer sen partilerin sivil toplum kuruluşları olduğu gerçeğini reddedersen, ülkeyi “şirketleşen” partiler yönetir.

Sabaha kadar tartışalım, günlerce tartışalım, hayat boyu tartışalım… yine de bu gerçeğe bir çentik bile atamayız: Sivil toplum kuruluşları, ona aktif olarak destek veren insanlar sayesinde büyür ve ülkemizde en etkili olan STK’lar, aktif üye sayısı (ve dolayısıyla üye sayısı) en yüksek olan STK’lardır.

Sonuç

Bir şeyleri değiştirmek için salt şikâyet etmek ve başkalarının çalışmasını beklemek, bir “kurtarıcı” beklemek yerine elini taşın altına koymak gerekiyor. Yasal bir siyasi STK’ya kaydolmak ve o STK’nın teşkilatları için somut çaba göstermek şart. Aksi takdirde, şikâyet etmeye hakkımız yok.

Bütün büyük partilerin çevrimiçi üyelik sayfaları mevcut; örneğin CHP üyelik diye aratarak CHP’nin üyelik sayfasına ulaşabilirsiniz. (Partilerin .org.tr uzantılı resmi sitelerinden başka bir yerden üyelik başvurusunda bulunmayın.) Ayrıca Turkiye.gov.tr üzerinden bir siyasi parti üyesi olup olmadığınızı sorgulayabilirsiniz. Sevgiler.

Barış Ünver
07 Mayıs 2021

Yazıyı beğendiniz mi? Beğendiyseniz, yeni yazılardan epostayla haberdar olmak için Beyn'in eposta abonesi olabilirsiniz.