2017 yılı benim için ilginç bir yıldı. Finansal açıdan beklediğimden daha iyi bir yıl geçirmiş olmama rağmen, sağlık bakımından hiç de iyi bir yıl geçirmedim. 2017 yılında finansal sıkıntıların hayattaki yerinin o kadar da büyütülmemesi gerektiğine ikna oldum. (Yine de, düşününce, finansal sıkıntılar da sağlığı etkiliyor tabii. Neyse, o konuda daha fazla düşünmem lazım.)
Ayrıca neden bilmiyorum ama neredeyse hiç yazı yazmadım. Hayatını yazarak geçirmek isteyen ben, koca bir yılı neredeyse hiç yazmadan geçirdim. BarisUnver.com’da; yılın başında kitap okumakla ilgili güzel bir yazı yazdım, sonra her yıl güncellediğim gelir-gider tablomun 2017 versiyonunu paylaştım, birkaç ay sonra “Yine her gün yazar mıyım?” başlıklı bir yazı yazdım, birkaç ay sonra temmuz ayından birkaç günün özetini çıkarttım ve orada bıraktım. Beyn’e ise HİÇ YAZMADIM. Rezalet. Kusura bakma Barış, olmuyor böyle.
Sonuç olarak, yıl sonunda düşünüp 2018’i biraz daha farklı geçirmeye karar verdim. Üç önemli “yeni yıl kararı” aldım ama daha fazlasını almadım ki sonrasında hayal kırıklığına uğramayayım.
Birinci Karar: Mesleki Eğitim
Uzmanlık alanım WordPress yazılımı olmasına rağmen kendimi hiçbir zaman PHP’de yeterli görmedim. Şubat 2006’da Beyn’i WordPress.com’dan kendi alanına taşıdıktan sonra öğrenmeye başladığım WordPress yazılımı konusunda kendimi ilerletirken, yalnız PHP ile hiçbir şey yapmadığım için kendimi yıllardır “yazılımcı” olarak tanımlayamıyorum. Halbuki PHP’de hiç de fena değilim. Ama bunu söyleyebilmeme rağmen kendimi ikna edemiyorum işte.
Bu işe bir son vermeye karar vermemin altında, işletmem Optimocha’nın geleceği için aklımda olan projeler de var elbette. Ama şu da var: PHP konusunda kendimi geliştirmezsem, bilgimi güncellemezsem, 2018 yılında sektörümde tam anlamıyla “geri kalmış” olacağım. Çünkü her yazılım gibi WordPress de gelişiyor, üstüne üstlük PHP de her yeni sürümde farklı konseptler ve yöntemler tanımlıyor.
Bu yüzden birinci yeni yıl kararım, 2018 yılı boyunca PHP dilinde kendimi geliştirmek. Ama bununla da kalmayıp, Git konusunda da kendimi geliştirmeyi kafaya koydum. Bununla birlikte sunucu yönetimi konusunda da bir şeyler öğreneceğim. Ha, bir de kod editörümü değiştiriyorum: Bana yıllarca hizmet eden emektar Notepad++ programını bilgisayarımdan kaldırıp, yerine Sublime Text veya Visual Studio Code programlarından birini yükleyeceğim. (Hangisini yükleyeceğime hala karar veremedim. Çıldıracağım.)
İkinci Karar: Daha Az Stres
2017 yılı boyunca yaşadığım sağlık sıkıntılarının en önemlileri stres seviyemden kaynaklanmıştı. Bu yıl bu da değişecek. Bu konuda aldığım birden fazla karar var.
Öncelikle, kendimi meditasyona alıştırmam gerekiyor. 2015 yılı sonunda ve 2016’nın ilk aylarında Headspace uygulamasının çok faydasını görmüştüm ama sonra (niyeyse) uygulamayı kullanmayı bırakmıştım. Uygulamayı 2017 yılının ortalarında tekrar yüklememe rağmen yıl boyunca toplamda birkaç gün dışında hiç kullanmadım. 2018 yılında bu uygulamayla yeniden meditasyona alışmak istiyorum.
(Meditasyon konusuna şüpheci yaklaşanlara not: Alıp verdiğiniz nefese 5 dakika boyunca odaklanmak bile hem psikolojik, hem de fiziksel anlamda sizi çok rahatlatıyor.)
Sonra, yıl boyunca psikolog randevularıma gitmeye devam edeceğim. 2017 yılının sonbaharında başladım ve yine çok faydasını gördüm; 2018 yılı boyunca da devam etmek istiyorum.
Bir de tabii hayata bakış açımı değiştirmem gerekiyor. Kendim başta olmak üzere birçok şeyi haddinden fazla eleştiriyorum, ayrıca kafama takmamam gereken pek çok şeyi kafama takıp duruyorum. Elbette “artık kafama takmayayım” deyince insanın hayatı değişmiyor, benimki de hemen değişmeyecek; ama doğru adımlar atarak daha “rahat” bir insan olma yolunda ilerlemeyi istiyorum. Yıl boyunca yapacağım bazı okuma ve araştırmalar da bu yönde olacak.
Ha, bir de Galatasaray maçlarını izlerken daha sakin tepkiler vermeye karar verdim. Sevincimi de, öfkemi de daha sakin yaşayacağım.
Üçüncü Karar: Daha Çok Yazı
2017 yılında neredeyse hiç yazı yazmadığımı söylemiştim. (Söylemesem bile okurlarım fark etti: Bir kısmı ulaşıp sitemlerini iletti, bir okurumsa ben yazı yazmadığım için çocuğunu kesti.) Strese bağlı rahatsızlıklarımın bununla da bir bağlantısı olabileceğini düşünmeye başladım.
Aslında bunu 31 Aralık 2017’de düşünmeye başladım — normalde yalnızca 2 yeni yıl kararı vermiştim. Ama düşündükçe daha da mantıklı geldi: Yazmak benim bu dünyada en çok sevdiğim işlerden birisi ve yazdıkça gelen rahatlamayı 2017 yılında çok ama çok az yaşadım. 2018 yılında böyle olmayacak.
Hepsinden önce, Q10 programını tekrar kullanmaya başladım. Bu yazıyı Q10’de yazıyorum. Özlemişim valla.
Yıl boyunca 100 tane blog yazısı yazmaya karar verdim. Beyn’de, BarisUnver.com’da veya başka yerlerde yazacağım yazıların tamamını yılın son yazısı olarak yine BarisUnver.com’da yayınlayacağım.
Beyn’e daha fazla vakit ayırmam lazım. Yalnızca kendi yazılarımı yazmak için değil, yeni yazarları Beyn’e katmak için de çaba göstermeliyim. Bu konuda da çalışmalarım sürecek. Beyn okurlarına güzel haberler vermek istiyorum.
Bitirdiğim ama düzenlemeler yapmam gereken bir tiyatro oyunu var. Onu Ocak ayı içinde halledebileceğimi düşünüyorum. Ondan sonra yeni bir tiyatro oyunu veya bir film senaryosu yazacağım — iki fikir de çoktan kafamda şekillenmiş durumda.
Konu başlıklarına kadar yazdığım bir de kitap fikrim vardı (kurgu dışı kitap). Yıl içerisinde ayırmak isteyebileceğim zamana göre 2018 yılı içinde bu kitabı da bitirebilirim.
Birkaç yıldır devam ettiğim dramatik yazarlık atölyesindeki Sıtkı hocamın da bir önerisi oldu: Her gün 1000 kelime yazmak. Yalnızca Sıtkı hocamdan değil, başka birçok kaynaktan da bu öneriyi okumuştum. Her gün 1000 kelime yazmak gerçekten de kolay bir iş değil (okuduğunuz bu yazıda şu paragrafta 800 kelime bitmek üzere) ama yazma alışkanlığımı tekrar kazanabilmem için gereken buysa, sebat edip her gün 1000 kelimeyi yazmayı deneyeceğim.
(Not: Yazılan 1000 kelimenin anlamlı olması şart değil. Art arda gelen iki cümlenin birbiriyle alakalı olması bile şart değil. Önemli olan yazmak, yazma alışkanlığını geliştirmek. Bu yüzden benden her gün 1000 kelimelik yazılar beklemeyin; muhtemelen çoğunu yayınlamayacağım bile.)
Sonuç
2018 yılında yapmak istediğim daha birçok şey var — piyano alıp çalmayı öğrenmek, daha sık seyahat etmek, işletmemin yapısını güçlendirmek, daha iyi bir eve taşınmak, daha sağlıklı beslenmek, düzenli “haftalık yapılacaklar listeleri” hazırlamak, tekrar spora başlamak bu isteklerden yalnızca birkaçı. Ama bütün bunları “yeni yıl kararı” olarak belirlemek yerine “inşallah yaparım listesi”ne dahil etmeyi uygun gördüm. Aksi takdirde istediğim (ama “kafaya koymadığım”) her şeyi gerçekleştirememek moralimi bozuyor.
Önemli olan bu üç yeni yıl kararı. Gerisi, bu üç kararın getirdiği hoşnutlukla yapabileceğim şeyler.
Sevgiler.