Hayatın birçok alanında kararsız kalabiliyoruz. Kimi zaman dışarı çıkıp çıkmama konusunda karar veremiyoruz, kimi zaman evlenip evlenmeme konusunda. Bazen makarna veya pilav arasında kararsız kalıyoruz, bazense vereceğimiz karar bir başkasının hayatını etkileyebiliyor.
Kararsız kaldığımız zamanlarda, genellikle aklımızda iki fikir oluyor ve bu iki fikirden hangisini daha çok istediğimizi kestiremiyoruz. Halbuki gerçekten çok basit bir yolu var.
Yazı için kullandığım görseli görüyorsunuz, hatta yazıyı okumaya başlamadan önce gördünüz. Ama anlatacağım yöntemde yazı tura atmayacağız. Ama yine de bir bozuk para kullanacağız. (Hadi buyur.)
Zor bir karar uyduralım… Mesela istifa etmek. İşinizden ayrılmak istiyorsunuz ama aynı zamanda istemiyorsunuz da. İkilemde kaldınız. Hangisini daha çok istediğinizi bilmiyorsunuz.
Bir adet bozuk para çıkartın. Yazı gelirse istifa edeceksiniz, tura gelirse işe gitmeye devam edeceksiniz. Başparmağınızın üzerine koyun. Başparmağınızla fiske hareketini yapın ve parayı havaya fırlatın. Bırakın havada süzülsün, sonra diğer elinize düşsün.
Ve bozuk paraya bakmadan, parayı cebinize koyun. Parayla işimiz bitti.
Yazı gelmiş, tura gelmiş, önemli değil. Para havadayken, veya düştüğü an, aklınızdan ne geçiyordu? Beklediğiniz sonuç yazı gelmesi miydi, tura gelmesi miydi? İstifa etmeyi mi düşündünüz, işe devam etmeyi mi düşündünüz?
Düşündüğünüz şey neyse, asıl istediğiniz de odur. Dediğim gibi, yazı veya tura gelmesinin bir önemi yok. O anda sizin ne istediğiniz önemli.
Elbette bu, hangi kararın sizin için doğru olduğunu söyleyen bir test değil. İstifa edip çocuğunuzun rızkını riske atabilirsiniz, veya işe devam ettiğinizde depresyona girip intihar edebilirsiniz. Verdiğiniz iki karar da size yarar getirebilir veya zarar verebilir. Bu yöntem size hangisinin daha iyi bir karar olduğunu söylemez. Bu yöntem size hangi kararı daha çok istediğinizi söyler.
Para havada 1 saniye bile durmuyor. Bu kadar kısa bir süre zarfında beyniniz zorunlu olarak bir çözüm önerme ihtiyacı hissediyor. Bunu da, en çok istediği(niz) kararı vererek sonuçlandırıyor. Olay bu kadar basit.
Nasıl ama?