Yiğit Bulut yalancı değil, sadece bilgisiz

Yiğit Bulut geçen gün çok eğlenceli bir yazı yazmış. Demiş ki;

Google’a haraç vermeyeceğim!

Hakkımda arama yaptığımda neden “en olumsuz” haberlerin tepeleme önüme yığıldığını, oysa bazı gazeteci kardeşlerimiz hakkında “en güzel” sunumların nasıl sıralandığını hep merak eder dururdum! Şaka bir yana nedenini biliyorum, uzun süredir biliyordum ama sizlerle de paylaşmak istedim…

Sevgili dostlar, sebebi çok basit; “Google’a indiriyorsunuz” parayı, yani veriyorsunuz reklamı, “sizle ilgili ilk görmek istediğiniz” her şey diziliyor ilk sayfaya! Türkiye’de bazı isimlere baktım, ilk çıkan sayfa inanılmaz! Neyi pazarlamak istiyorlarsa “DOLDURTMUŞLAR” ilk gelen sayfaya!

Sevgili dostlar, internette hakkımda çıkan en “adi” iddiaları, haberleri de ilk sayfaya doldursa “Google’a bu haracı” ödemeyeceğim ve sizler “Yiğit Bulut” yazdığınızda bu uydurma haberleri, internet nehrinde saklanan kara ruhların iftira kampanyalarını okumaya devam edeceksiniz!

Yok Google kardeş, sana para, reklam yok! Elinden geleni yapmaya devam et. Para karşılığı arama sonuçlarını sıralayan bir “arama motoru ne kadar etiktir ve alınan bu paranın vergisi nereye ödenir” tartışmaya devam edeceğiz.

Bu yazıdan, dostum Hamza Şamlıoğlu sayesinde haberim oldu. Hamza‘nın belirttiğine göre Yiğit Bulut‘un bir okuru, ona, Google‘da “yiğit bulut yalancı” diye aratılınca pek çok sonuç çıktığını aktarmış ve Yiğit Bulut da buna çok sinirlenip bu güzel yazıyı yazmış.

Yiğit abimizi, “dönüşümünden” önce ilgiyle takip ettiğim için, yani o zamanlardan kalma bir merhamet duygusuyla, onun bu hatasıyla dalga geçmek yerine, yanlış anladığı bu durumun doğrusunu anlatacağım.

Yiğit Bulut için Arama Motoru Optimizasyonu ve İnternet Reklamcılığı kavramlarına giriş

Yiğit Bulut cahil mi?

Sevgili Yiğit abi,

Google‘a para indirmek” diye bir şey yok. “…şaka bir yana biliyorum, uzun süredir biliyordum…” demişsin, o yüzden diyorum: Uzun süredir yanlış biliyormuşsun. Google, sen ona para ödediğinde senin istediğin sonuçları üst sıralara çıkartmaz.

Google‘daki arama sonuçlarındaki sıralamayı değiştirmenin yalnızca iki yolu vardır:

  1. “Arama motoru optimizasyonu” yöntemini kullanmak
  2. Arama sonuçları içerisindeki “sponsorlu arama sonuçları” bölümünden yer kiralamak

İkisini de kısaca açıklayayım:

Arama motoru optimizasyonu: Bu yöntem ile, Google‘ın arama sonuçlarındaki sıralama için kullanmakta olduğu sıralama algoritmasına uygun ayarlamalar sayesinde bir internet sayfasının belirlenen arama sonuçlarında üst sıralara çıkması amaçlanır.

Örnek: Google‘ın, aramalardaki arama sonuçlarını sıralarken “sayfanın bulunduğu alan adı (domain)” ve “sayfanın sosyal ağlardaki paylaşılma sıklığı” gibi kriterleri önemsediği göz önünde bulundurularak BARIS-UNVER-YALANCI.com şeklinde bir alan adı satın alınır ve bunun içerisine istenen metinle beraber sosyal ağlarda paylaşmak için çeşitli araçlar da yerleştirilir (mesela Facebook “Beğen” düğmesi ve Twitter‘ın Twitter’da Paylaş düğmesi). Bu sayfa sosyal ağlarda paylaşıldıkça, “barış ünver yalancı” aramasında üst sıralara çıkmaya başlar.

“Sponsorlu arama sonuçları” bölümünden yer kiralamak: Bunun teknik açıdan arama sonuçlarıyla ilgisi yoktur çünkü bu yöntem ile arama sonuçlarındaki sıralamaya müdahale edilemez. Burada müdahale edilen, arama sonuçlarının en üstünde ve sağ tarafında yer alan, açık sarı arkaplan rengiyle vurgulanan “Reklamlar” bölgeleridir. Daha kolay anlaşılması için “sponsorlu arama sonuçları” diyebileceğimiz bu bölgeye reklam verenlerin tıklama başına ödemeye razı oldukları ücrete göre, bu sponsorlu sonuçlar arasında bir sıralama yapılır. (Bu sıralama yöntemi konusunda bilgim biraz zayıf olduğu için, eğer yazdığım yanlışsa ve beni düzeltmek isteyen olursa memnun olurum. *)


Bunun dışında üçüncü bir yöntem yoktur Yiğit abi, kusura bakma.

Abi, benden sana bir “eski okur” tavsiyesi: 250 bin civarında tiraja sahip bir gazetede her gün en az bir tane yazı yazıyor olmak güzel bir şey ancak yazılarında kullandığın fikirleri, edindiğin bilgilerle desteklemen de önemli. Öbür türlü hem kendi okurlarına yanlış bilgi vermiş, hem de “bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olma” olgusunun kapsamına girmiş olabilirsin. Mazallah, millet dalga geçer falan…

Neyse… Umuyorum ki verdiğim bu özetlenmiş, kolay ve anlaşılabilir bilgiler ile yeni bir şeyler öğrenmene vesile olabilmişimdir.

Yasal Uyarı: İşbu yazıya görsel olarak belirlenmiş “Yiğit Bulut‘un kafası” görüntüsünün kullanımının tek amacı, Yiğit Bulut‘un bahsi geçen hatalı düşüncesinin kaynağı olan zihnini temsil etmektir. Zaten kendi adı da “Beyn” olan bir internet sitesinde bu türdeki “kafa, beyin, zihin, akıl” temsillerin varlığı yadırganmamalı, başka türlü yorumlanmamalıdır.

* Düzeltme: Bir okurum, yazı yayınlandıktan 15 dakika sonra bir yorum ekleyip benim emin olmadığım bilginin doğrusunu bana yolladı bile! :) Buyrun:

Sıralama mantığı çok basit. 2 faktöre bağlı: TBM teklifi ve Kalite Puanı. Bu ikisinin çarpımıyla bir skor elde ediyor reklamverenler ve bu skora göre sıralanıyor reklamlar. Kalite puanı nedir derseniz de; açılış sayfası, reklamın alakası, tıklama oranı gibi binlerce faktöre bağlı bir puan.

Teşekkürler Cemal!

Barış Ünver
14 Kasım 2011

Yazıyı beğendiniz mi? Beğendiyseniz, yeni yazılardan epostayla haberdar olmak için Beyn'in eposta abonesi olabilirsiniz.

Yorumlar kapalı.