Birbirinden alakasız 7 paragraf

Bir

Bu kategori ismi aslında eskiden de vardı ama kategoriye, kategorize edemediğim yazıları koyuyordum. Sonra o kategorinin adı “Kategorisiz” oldu, öyle gitti. Şimdi bu yeni “Aklıma Ne Gelirse”yi, Twitter‘a gönderemeyeceğim kadar uzun ve fakat “Bundan bir yazı çıkmaz.” diyebileceğim kadar kısa olan düşüncelerimi bu kategorinin içerisine yazacağım. Hayırlı olsun. Kategorikategorikategorikategorikategori.

İki

Yavaş okuyor olmamı “hayatımdaki en büyük engeller” sıralamasına sokacak olsam, herhalde “doğru düzgün uyuyamamamın” ardından 2. sıraya yerleşir. Bir cümleyi defalarca okumak mı dersin, dalgın dalgın okuyor gibi yaptıktan sonra uyanıp hemen iki paragraf geriye gitmek mi dersin, okurken kitapla ilgili (hatta bazen ilgisiz) hayallere dalmak mı dersin… Hepsi tek paket altında birleşti bende. O yüzden bir sayfayı ortalama 2 buçuk dakikada falan bitiriyorum. Hızlı okuma kursu alan dostum Erkut Ergenç dakikada 700 kelime okuyabilmeye başladığını (ve %90’ın üstünde anlama oranına da ulaştığını) söylediğinde nasıl kıskandığımı o bile bilmiyor.

Üç

Az önce, susamlı olmayan çubuk kraker paketinin dibindeki tuzu susam sanıp kafama diktim. 5 saniye geçmeden tuzu torbaya geri boşalttım tabii. 2-3 dakikadır Japonum.

Dört

Küçükken, atasözlerini kesin olarak birilerinin söylediğinden emindim ve o gazla atasözü üretmeye çalışırdım. “Yapmazsan dövüş, yaparlar övüş.” diye bir ataözü icat etmiştim. Hatırladıkça utanırım. (Bu atasözünü bir tek babama, SEKA lojmanları yolunda arabayla giderken söylemiştim. Bunu da ne diye hatırlıyorsam artık…)

Tamamını Oku

Beyn 3 yaşında!

21 Ocak 2006’da başlayıp dün üçüncü yılını bitiren Beyn, doğum gününü kutlamanızı istiyor :). Beyn de üç yıllık blog’lar arasına katıldı ya, çocuklar gibi şenim adeta. 2008’de Beyn 2008 yılı, biraz övünüyormuş gibi konuşacağım ama, Beyn’in yükseliş yılı oldu. Beyn’e yazdığım yazıların rayına oturması; daha iyi yazılar yazabilmeye başlamam; Beyn’in Türkiye‘nin en iyi kişisel blog’u …

Tamamını Oku

Yanlış Taraf

Bu yazıyı yazmakta biraz geciktim ama yazmadan da edemem. Normalde gündem değiştiğinde falan sildiğim yazılarım olmuştu ama Taraf‘ın bu saçmalıklarını yazmasam da olmazdı. Diğer gündem maddelerinin yanında ülke çapında gerektiği kadar ses getirmeyen ama yine de önemli derecede yayılan bir haber(imsi) yayımlandı Taraf‘ta. 14 Ekim 2008 tarihli Taraf nüshasının ilk sayfasındaki devasa manşet, yukarıdaki gibiydi. …

Tamamını Oku

Amacından sapan SEO

Lütfen sesli olarak şu soruyu kendinize sorun ve yine kendinize karşı dürüst olarak yanıtlayın: Yazılarınızı yazarken düşündüğünüz şey arama motorları mı, ziyaretçileriniz mi? İnternet sitelerinde arama motorlarını kandırarak daha fazla ziyaretçi çekmeye yönelik türlü hinlikler yapılıyor birkaç yıldır. Yalnız ziyaretçi çekmek için arama motorları kandırılmaya çalışılırken bazen öyle bir noktaya geliniyor ki, ziyaretçinin ne istediği …

Tamamını Oku

Facebook’ta kişisel bilgileriniz güvende mi?

Cidden bak. Kötü niyetli kişilerin eline geçtiğinde feci bir silah haline dönüşebilir bu Facebook. Öncelikle belirteyim, ben Facebook‘un sistemine hastayım. Yonja gibi, Myspace gibi, PerfSpot gibi bağlantı dahi vermeyeceğim iğrenç uygulamalardan farklı olarak insanların kendi isimleriyle ve kendi hayatlarıyla bulundukları bir arkadaşlık platformu. Dahası; bu platformda arkadaş aramıyorsunuz, arkadaşlarınızı buluyorsunuz. Yani yeni arkadaş avına çıkma …

Tamamını Oku