Sekiz
Bu “paragraf paragraf ayrı konulardan bahsetme” olayını sevdim ben. İlk örneklerini mizah dergilerinde gördüğüm, sonradan bir sürü bloga yayılan, Twitter ve Facebook iletileriyle palazlanan bu kötü edebiyat akımını sonuna kadar destekliyorum!
Dokuz
Bir siyasi eleştiri yapayım ama n’olur kimse alınmasın, dava açmasın: Benim gözümde “Haziranda X Parti tekrar gelince asıl o zaman korkun bizden!” diyen siyasi fanatik şahsiyetle “Benim babamın çuvalla parası var! Alıcam sıpayı, binicem üstüne, vurucam kırbacı, vurucam kırbacı!” diyen Yeşilçam‘ın Eric Cartman‘ı Şişko Nuri arasında pek fark yoktur. Siyasi fanatizm hakkındaki genel düşüncem budur; üstüne alınacak olan bir siyasi fanatik varsa X değişkeni kısmına, sevmediği bir partiyi koysun.
On
2010 yılı boyunca web tasarım ofisi açma hayalimi bu yılın başında az daha gerçekleştiriyordum, şu kadarcık kalmıştı ofis açmaya. (“Şu kadarcık” derken sağ elimde baş parmağımla işaret parmağımı birbirine çok yaklaştırdığımı hayal edin.) Yine de yılmak yok, gözümü fena kararttım bu yıl. İlk kez banka kredisi alacağım, alabilirsem tabii.
On bir
Yine hapçı oldum son zamanlarda. Önüm, arkam, sağım, solum ilaç kaynıyor. Bir de güya “Ben ilaca karşıyım yaaauuu.” diye gerine gerine geziniyorum. Eskiden “Vücut dediğin doğal ilaçlarla düzelmeli, ne o öyle kimyasallar falan!” diye karşı çıkarken şimdi biraz daha “ılımlı” oldum, “İnsan vücudu çok güçlü bir sistemdir, kimyasallarla bir raddeye kadar baş edebilir.” düşüncesini geliştirdim. Allah beni benden korusun.
On iki
Değiştirmek istediğim kötü alışkanlıklarım arasında dudaklarımın iç kısmını ısırarak kemirmek, parmaklarımı çıtlatmak, boynumu kırtlatmak, bilgisayar başında yamuk oturmak ve metroda yanına oturduğum insanları gıdıklamak var.
On üç
Belki 6 aydır Kodak Zi8 adlı video kamerayı almak için yanıp tutuşuyorum. Özellikle YouTube‘daki test görüntülerinden sonra (şunu ve şunu izleyin) yerimde duramıyorum bir türlü. GittiGidiyor‘da 250 lirayı geçmeyen “refurbished” modelleri var, bana hediye etmek isteyenler olursa lütfen iletişime geçin.
On dört
Son olarak… “Siyasi yorumları neden azalttın?” diyen herkese, hiç çekinmeden aynı yanıtı veriyorum: KORKUYORUM kardeşim. O kadar. Çekiniyorum yeni yorum yapmaktan. Mesela bir önceki paragrafı 15 dakikada falan yazdım, defalarca değiştirip. Yine de, yeni yeni korkumu yenmeye başladım; mart ayından itibaren haftalık olarak yeni gündem yazıları yazmaya başlayacağım.
